SLOW FOOD ANTALYA
Antalya, antik çağda yüz yıllar boyu batıda Işık Ülkesi anlamına gelen Likya uygarlığına, şehrin kuzeybatısına denk gelen bölgede ise Irkların Ülkesi anlamına gelen Pamfilya’ya ev sahipliği yapmış bir coğrafyada yer almaktadır. Binlerce yıl öncesine dayanan köklü tarihi, şehire ve çevre köylere yerleşen göçmen nüfusu sebebi ile geniş bir gastronomik zenginliğe, sahile yakın kesimlerindeki ılıman iklimi ve tepelere çıktıkça ulaşılan serin ve kuru yayla havası ile, birçok farklı ürünün en iyi kalitede yetiştirilmesine imkan veren bir konuma sahiptir.
Antalya’da başlıca yetiştirilen yiyecekler arasında en büyük pay narenciye çeşitlerinindir. Narenciye, başta Finike olmak üzere Antalya’nın birçok bölgesinde yetiştirilmektedir. Konyaaltı’nın Hisarçandır köyünde, Antalya’nın meşhur piyazı için kullanılan Çandır fasulyesi, Korkuteli, Elmalı taraflarına çıkıldığında buğday, Bucak’ta salep,Manavgat’ta özellikle altın susam ve zeytin, Alanya ve Gazipaşa’da muz ve avokado başta olmak üzere pikan cevizi ve farklı tropik meyveler, uygun iklim şartları sebebi ile Antalya’da yetişen ve ekonomiye ciddi katkı sağlayan önemli gıdalardır.
Yalnızca meyve-sebze değil, bölgemizde şarap üretimi de mevcuttur. 1100 rakım seviyesindeki Elmalı da bulunan bağlarda yetişen üzümler, ödüllere doymayan, her biri birbirinden lezzetli ve özel şaraplara dönüşür. Bu üzümler içerisinde nesli yok olmak üzere olan üzüm çeşitleri de vardır ve bu çeşitlerin, bölgede bağları olan üreticinin çalışmaları sayesinde yeniden yetiştirilip üzerinde ar-ge çalışmaları yapılarak üretimine devam edilmesi sağlanmaktadır.
Türkiye’deki toplam endemik bitki çeşitlerinin yedi yüz – sekiz yüz çeşit kadarı Antalya’da yetişmekteyken, iki yüz elli ayrı bitki çeşidi ise yalnızca Antalya’ya endemiktir. İklimi, bitki örtüsü, dağları ve toprak yapısı sebebi ile endemik bitki çeşitliliği anlamında önemli bir değere sahip olan Antalya, bu özelliği ile birçok yabancı ülkenin dikkatini çekmektedir.
HEDEFLER
- Yerel ve küçük üreticinin kalkındırılması adına, alışveriş yaparken tercihlerimizi bu yönde yapmaya özen göstermek adına, toplumumuzda bir bilinç ve farkındalık yaratmak,
- Antalya ve çevresinde geleneksel üretim yöntemleri ile kadim bilgiler ışığında üretimi az miktarda devam etmekte olan ürünlerin su yüzüne çıkarılarak tanıtılması, toplumla paylaşılması ve şeflerin / işletmelerin kullanımına sunularak ürünün bilinirliğini arttırarak üretimin devam etmesine katkı sağlanması,
- Gıda israfına dikkat çekerek halka bu anlamda bir bilinç yaratmak ve gıdanın geri dönüştürülmesine destek olmak ,
- Yaşadığımız ve sorumlu olduğumuz bölgede ilçe ilçe , köy köy gezip , yok olmaya yüz tutmuş gıdaların araştırmasını yapıp envanterini çıkararak, Slow Food tarafından tüm dünya ile paylaşılan bu gıdaların kaydedildiği uluslararası " Ark of Taste " (Nuh’un Ambarı ) kataloğuna ürün kazandırmak ,
- Okullarda yapılan çeşitli etkinlikler ile, gastronomi bölümü öğrencilerinin ve gelecek nesillerin gıda seçimleri ve yerellik konusunda daha bilinçli yetişmesini sağlamak.
BUGÜNE KADAR NE GİBİ AKTİVİTELER GERÇEKLEŞTİRDİK?
Genel anlamda yerel ve mevsiminde gıda seçimleri, gıda israfı, beslenme alışkanlıklarımızın geleceğimizi nasıl etkilediği gibi konularda toplumumuzu bilinçlendirmek adına şef ve araştırmacı yazar konuklarımızın katılımı ile söyleşi, toplantı, panel ve tadım etkinlikleri gibi etkinlikler organize ediyor, benzer organizasyonlara Slow Food Antalya adına dahil oluyoruz.
Slow Food Antalya olarak ilk çalışmamız, Antalya çevresindeki tarhana çeşitlerini araştırmak oldu. Dünyanın ilk hazır çorbası sayılan ve Antalya'nın çevre köylerinde bebekler, anne sütünden sonra, suyla karıştırılıp mama haline getirilen tarhana ile beslenmeye devam ediyor. Türkiye genelinde onlarca çeşidi bulunan tarhananın, sadece Antalya çevresinde 5 ayrı çeşidi bulunuyor. Bunlar ;
- Yelten Tarhanası / Korkuteli
- Gömbe Tarhanası / Gömbe yaylası
- Koca Tarhana / Manavgat
- Ekşi Tarhana / Manavgat
- Çerez Tarhana / Acıpayam
Bu 5 ayrı tarhana çeşidimiz , yok olmak üzere olan gıdaların kayıt altına alınıp tüm dünya ile paylaşıldığı Ark of Taste kataloğunda yer almaktadır.
Bu kataloğa girmesi için 2019-2021 yılları arasında yaptığımız ürün başvurularında aşağıdaki ürünler aday ürün olarak belirlenmiştir;
- Söğle Peyniri / Elmalı
- Tilki Kuyruğu Üzümü ( Kırmızı ) / Elmalı
- Tavşan Yüreği Zeytini / Antalya
- Finike Portakalı / Finike
- Kırmızı Limon / Finike
- Kokulu Limon / Finike
Devam eden gıda araştırmalarımızın yanı sıra okullarda tat eğitimleri vermekteyiz. Bu eğitimler sayesinde çocuklarımız, koku ve tat olma duyularını geliştirmekte, mevsiminde ve yerel gıdaların neler olduğunu oyun oynayarak öğrenmekteler.
2018 yılı Ocak ayı itibari ile başlattığımız " TÜRKİYE'DE YEREL GASTRONOMİYE YÖN VERENLER " başlıklı söyleşi serimiz ile, ayda bir, bir şef-bir araştırmacı olacak şekilde iki konuk alarak, yerel gastronomi alanında dünyada ve Türkiye'de ne gibi adımlar atıldığını, şeflerin yerel ürünleri ne şekilde kullandıklarını ve gıda israfına karşı ne gibi tedbirler aldıklarını dinliyor, söyleşi sonrası dinleyicilerimiz ve konuşmacılarımız arasında yapılan soru-cevap kısmında, katılımcılarımızın birbirleriyle yakın iletişim kurmalarını sağladık. Bu söyleşilerin, toplumun gıda alışkanlıklarını sorgulaması anlamında ne kadar faydalı olduğunu görmek bizlere umut verdi.
Üniversitelerin Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölümleri ile ortak projeler yürütüyoruz. Bu projeler sayesinde, yerel ürünlerin potansiyeline dikkat çekiyoruz. Gastronomi öğrencilerini bu ürünlerle çalışmaya teşvik ederek , modern ve dünya standardında menülerin sadece yabancı malzemelerle değil, yerel ürünlerle de pek ala oluşturulabileceğini göstermeye çalışıyoruz.
SLOWFOOD ANTALYA LİDERİ EZGİ DURSUN